18 Mayıs 2010 Salı

Kişisel Gelişememek



Onur üniversiteyi yeni kazanmış pekde zorlu geçmeyen ÖSS maratonundan sonra aslında pekde istemediği inşaat mühendisliği bölümüne girmişti. Bundan sonra hayatı pekde farklı olmayacaktı. Hayatı hep basit yönleriyle yaşamayı seven bir insandı Onur. Elindeki cep telefonunun tek düğmesi olsun, dolmuşa binecekken cebinde tam parası olsun ki gerilim yaşamasın gibi şeyler isterdi hayattan sadece. Kimse Onurdan nefret etmezdi. Ama çoğu kişi dikkatte etmezdi. Koca bir 20 yılı neredeyse evde geçirmişti ve bundan hiç rahatsızlık duymuyordu.Ve kayıt olmak için İstanbul'a geldi. Aslında oldukça zeki bir çocuktur Onur ama günümüz insanlarında ortak olan ve sigaradan önce, tuvalette ki titremeden sonraki en büyük alışkanlık oranına sahip hastalık olan TEMBELLİK hastalığına yakalanmıştı. Bilgisayarı onun en büyük dostu gibiydi. Hayatının uyumak dışındaki 3/2si onun başında geçmişti. Ben bunları anlatırken Onur kalacağı yurt binasının önüne gelmişti. Ekose etekli, kaşe ceketli saçları düzgünce toplanmış ve hiç evlenmemiş(tüm gerekenler tamam artık artık herhangi bi memurlukta çalışabilirsiniz:) memureden odasını öğrendi ve yukarı çıktı.Bavulunu odadaki yatağının üstüne koydu ve bavulun yanına uzandı. Bi kaç dakika sonra uykuya daldı. Ve bir rüya gördü; rüyasında çok önemli bir yazar, eleştirmenlerce takdir toplayan bir ressam ve aynı zamanda bir müzisyendi. yazdığı kitaplardaki mesajlar dünyayı yerinden oynatıyor , resimlerindeki ahenk bakanların başını döndürüyor, binlerce kişilik salonlarda dinletilen senfoniler besteliyordu. Yani çok önemli bol ödüllü bir adamdı. Hatta bir hayranının "Sizin gibi olabilmek için hayatımı verirdim" sözüne "Ben verdim" deyip arkasına bakmadan bile gitmişti. Sonra bu hareketine içerleyen hayranı tarafından vuruluyor, fakat yapıtları hala konuşulmaya tartışılmaya devam ediyordu. Ve uyandı. Valizini dolaba yerleştirip yatağını düzenledi. Karnı acıkmıştı bir şeyler yemek için kantine indi.

Not:Bundan sonra okuyacağınız yazı Onur'un İstanbul'a ilk gelişinden yaklaşık 3 yıl sonra bir yaz okulu sırasında arkadaşıyla arasında geçen bir konuşmadır.

Onur: hadi yusuf bi counter atalım.
Yusuf: tamam hadi sen kur ben giriyorum. sen gitar kursuna başlamıyormuydun bugün?
Onur: ya uff hava çok sıcak boşver sonra giderim.

Ve Onur hayatı boyunca gitar öğrenemedi...

BİTTİ

2 yorum: