22 Eylül 2012 Cumartesi

Muavin

    Yine Adana'ya özgü bir yazıyla karşınızdayız. Yazımızın konusu muavinler. Muavin hepinizin bildiği gibi otobüslerde şoföre yardımcı olmak için çalışan kişilerdir. Diğer şehirlerin aksine ( başka bir şehirde bu uygulama var mı bilmiyorum) Adana'da şehir içi normal otobüslerde de muavinler bulunur ve bu arkadaşlar İstanbul , Ankara vb. şehirlerdekinin aksine hiç oturmazlar. Ayakta sırayla yolcuları gezip para toplarlar, otobüse inip binmede yardımcı olurlar, otobüs durduğunda aşağıya inip otobüsün geçtiği yerleri bağırıp yolcu çekmeye çalışırlar, yolcuların sorularını cevaplarlar ( şuradan geçer mi, nereden sağa döneceksiniz, neden muavinlik, Diyalektik materyalizm hangi yönleriyle Hegelci materyalizmden farklıdır vb. sorular ).

    Bu arkadaşlar sürekli olarak otobüsün içinde ayakta oldukları için dengede durma konusunda müthiş bir yetenek geliştirmişlerdir. Hiç abartmıyorum, kendi gözlerimle gördüm, otobüs yokuş aşağı hızlanarak giderken damacanadan 0,5'lik pet şişeye su dolduranlar var. Ya da bazen gerçekten dik yokuşlarda cama yapışmış sinek gibi hiç bir yere tutunmadan 45 derecelik açıyla seyahat eden muavinler görebilirsiniz. Ayrıca otobüs durmadan inme ve binme yeteneğine sahipler. Her yolcu "aha muavin arkada kaldı" diye düşünürken bir anda arka kapıda bitebilirler. Bir kere benim de zorunluluktan böyle bir denemem olmuştu. İneceğim durak belediye tarafından kaldırılmış ve diğer durak çok uzun mesafedeydi, muavin otobüsün durmasının yasak olduğunu ama kenarda yavaşlayacağını benim de düşmemem için atlayıp bir süre otobüsle aynı istikamette koşmam gerektiğini söyledi. Tabi ki o sırada başka birşey düşünen ben atladıktan sonra otobüsle ters istikamette koşmaya çalışmış fakat Newton'un 1. hareket yasası gereği vücudum ayaklarımla ters yönde gidince tam bir Fizik dersi deneyi gibi yere yapışmıştım. Tabi sonra Newton'un annesini düşünüp, içimden "ey anam naçar anam, ne güzel evlat yetiştirmişsin, kim bilir ne zorluklarla okuttun, mektebe gönderdin, yüksek okullu yaptın, eli öpülecek kadınsın vesselam" demiştim

    Bazen hiç ummadığınız cevaplar da alabilirsiniz. Bir keresinde bir muavine "hangi otobüs Süleyman Demirel Bulvarı'ndan geçer? " diye sorduğumda "üzerinde Süleyman Demirel Bulvarı yazan" cevabını almıştım. Uzun bir süre "kesin çok derin bir şey ima etti ama ben anlamadım, yozlaşmış toplum ve insanlara yapıştırılan etiketleri kastetmiş olabilir" diye düşünmüştüm.

    Ayrıca çoğu Adana'lı çocuk ilk travmasını muavinler sayesinde yaşar. Otobüslerin genelde acelesi olduğundan muavinler merdivenlerde zorlanan çocukları kaldırarak yukarı çekmekte veya aşağıya atmaktadırlar. Daha önce annesi dışında kimseye emanet edilmeyen çocuklar bizzat anneleri tarafından muavine verilerek merdivenlerden yukarı çekilmekte veya muavinin kucağında merdivenden zıplayarak aşağıya indirilmektedir. Ha bi de "Ablacım çocuğu kucağımıza alalım" sözü vardır ki toplumda çocuğun bir birey olarak görülmesi yönündeki bütün tezleri çürütmüştür. Bir de "çocukları dans pistinden çekelim var", İspanya'da çocuklar flamenko yapıyor onları da mı çekecen? Neyse konuyu dağıtmayalım.

    Sonuç olarak muavinlere saygımız sonsuz, umarız yeni gelen kartlı sistem tarzı şeylerle bu meslek grubu ölmez. Muavinin ve muavincinin dostu beyinbedava'dan şimdilik bu kadar. Esen kalın...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder